by
9/23/2015
7
yorum
bayan peregrine'in tuhaf çocukları
ciltli kitap
fantastik
ithaki yayınları
kitap
yorum
young adult
Bazı kitaplar vardır ki, daha ilk cümlesini okuduğunuzda içinize bir huzur çöker, iyi ki dersiniz, iyi ki bu kitabı elime almışım. Pişman olmayacağımdan emin olarak okuduğum nadir kitaplardan biriydi.Bazen merak ediyorum, bu yazarlar böyle kitapları hangi kafayla yazıyor diye. Hayır, hayır. Şaka olarak söylemiyorum. Gerçekten böyle eşsiz eserler, sıradan bir insanın bilinçaltında barınamaz. Sığmaz bir kere öyle bir beyine. Kesinlikle farklı bir kafa bunların ki.
Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları daha önceden farklı bir yayınevinin ismiyle basılmış. Daha sonra devamı gelmemiş. Yani o kısımlarda ben konuya çok müdahil değildim. Her neyse İthaki Yayınları tekrar yayın haklarını alınca ortalık galeyana geldi. Tabii ben durur muyum? Hayır. Okumam lazım dedim. Yoksa çatlarım yani.
Kitabın tanıtım dönemlerinde, İthaki Yayınları kitabın içindeki resimlerden parça parça yayınlamaya başladı. Allahım! Ölüyordum! Kafamda kurmadığım senaryo kalmadı. Mesela o kapaktaki kız nasıl uçuyor? Bir çocuğun içinde arılar yaşıyor mesela! Ya da görünmez bir çocuk var fotoğraflarda! "Yahu," diyorum "Nasıl olur?"
İşin daha da fenası çekilen fotoğraflar gerçek. Yani kitabın arkasında, fotoğrafların kimden bulunduğuna kadar yazmış adam. Tabii olayın iç yüzünü sonradan öğrendim ama o ana kadar kudurdum resmen.
Gizemli bir ada. Terk edilmiş bir yetimhane. Fazlasiyla tuhaf fotoğraflardan oluşan bir koleksiyon.Tüm bunlar kurgu ile fotoğrafçılığı nefes kesici bir şekilde bir araya getiren ve unutulmaz bir okuma deneyimi sunan Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları romanında keşfedilmeyi bekliyor.Yaşadığı korkunç aile trajedisi yüzünden Galler kıyılarındaki, dünyadan uzakta kalmış bir adaya yolculuk eden on altı yaşındaki Jacob, burada Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocuklar Yetimhanesi'nin yıkıntılarını keşfetmekle kalmayıp, Bayan Peregrine'in çocuklarının sadece tuhaf olmaktan çok daha fazlası olduğunun farkına varır.New York Times bestseller listesinden 108 haftadır inmeyen, aklınızdan çıkmayacak eski fotoğraflar eşliğinde okuyacağınız Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları, gölgelerde geçen bir macera arayan her yaştan okuyucuyu içine çekecek eşsiz bir roman.Çevirisini çok sevdiğim bir insan yaptığından daha da bir içime sine sine okudum bu kitabı. Kitabın cildi bile kendi gibi, tuhaf. Yani o normal standart ciltlerden değil. Dış kapağı yok mesela. O yüzden de çantaya falan rahatlıkla sığıyor, gönlünüz rahat olsun. İç baskısı da eski tip kitapları andırıyor. Zaten kitabın içindeki resimlerinden midir bilinmez çok farklı bir tadı var.
Kitabı ilk elinize aldığınızda korku teması üzerine olduğunu düşünüp, çekinebilirsiniz. Ancak öyle değil. Korku değil, biraz fantastik denilebilir. Bu romanın içinde beni en çok etkileyen şeylerden biri de fantastik olduğunu bildiğim bir kurgunun bu kadar gerçekçi anlatılmasıydı.
Mesela şu an, sanki o adaya ayak basmış, gitmiş görmüş gibi hissediyorum. Sanki Bayan Peregrine'in koruması altındaki çocuklardan biriymiş gibi hissediyorum. Tarif edilen tuhaf çocukların fotoğraflarının hemen gözümün önünde olmasından kaynaklı mıdır nedir? Bilmiyorum. Sadece fazlasıyla gerçekçi hissettirdiğini söylemeliyim.
Jacob, henüz on beşine basacak bir genç. Büyük babasıyla küçüklüğünden beri ailenin diğer fertlerine göre farklı bir iletişimi olmuş. Büyük babası tarafından kayrılan çocukmuş yani. Küçüklüğünde büyük babası Jacob'a çok tuhaf hikayeler anlatırmış. Ve onların gerçek olduğunu da belirtirmiş. Ancak büyüdükçe Jacob'ın bu hikayelere olan inancı azalmış ve büyük babasının ona masal anlattığına kendini ikna etmiş.
On beş yaşına geldiğinde, büyük babasının sürekli paranoyası yüzünden iyice deli olduğuna inandıkları bir dönemde, büyük babası Jacob'ın gözü önünde ölüyor. Ve tam ölürken Jacob'a bir şeyler söylüyor. Önceleri buna bir anlam veremeyen Jacob, gün geçtikçe ipuçlarını çözüyor ve yolu adaya kadar geliyor. Adadan sonraki olaylar çok daha karışık ve heyecanı bir an olsun durulmuyor. Jacob adaya geldiğinde aslında büyük babasının anlattıklarının masal olmadığını fark ediyor.
Roman da bir an olsun olaylar durulmuyor. Bu sadece kaçma kovalamaca olarak da değil, Jacob'ın kendi yaşadığı içsel problemler bile ayrı bir olay. Çünkü herkesten önce bunların gerçek olduğuna kendini inandırmalı.
Konuların hemen ardından gelen fotoğraflarsa, anlatılanı açığa kavuşturuyor ve gerçekten efsane kitaplardan biri olduğunu iddia ediyorum. Aklınıza yer edecek nadir kitaplardan. Yıllar geçse de o fotoğraflar, tasvirler ve yaşananlar gözünüzün önünden gitmez.
Bence İthaki ikinci kitabını çıkartmadan ilkini alıp okuyun, sonra gelin olayları tekrar tartışalım. Çünkü konuşulacak, anlatılacak o kadar çok şey var ki. Kitabın bitmesinin üzerinden günler geçti ama kurgusu hala kafamın içinde dönüyor. Şöyle mi olsaydı yoksa şöyle mi? diye diye delirdim resmen.
Arka kapağı okunmadan bile alınacaklar listenize ekleyebilirsiniz. Öylesine sağlam bir kitap olduğunu söylüyorum. Mutlaka okuyun. Size çok şey katacak.
Merhabalar Filiz,
YanıtlaSilHatırlarsan tüyaptaki standına kitap okumayı sevmeyen biri olarak gelmiştim. Bayan Peregrine'ın Tuhaf Çocukları kitabını önermiştin sen de; umarım kitap okumayı sevdirebilirim birine diye eklemiştin ve okuduktan sonra bloğuma yazmanı bekliyorum demiştin. Her ne kadar 6 aydan önce hatta belki de hiç yazmayacağımı söylesem de bir kaç oturuşta bitirdim koca kitabı :) ve burdayım. Benim için önereceğin yeni kitabı bekliyorum.
Merhabalar.
SilEvet, hatırlıyorum. Ve ne kadar mutlu oldum bilemezsin. Eğer ağır gelmezse lütfen şuraya ufak bir liste sıralamak istiyorum.
Sırasıyla okursan, beğeneceğine inandığım bir kaç kitap var.
1-Muz Beyazı/Selim Bektaş
2-Çember Serisi/ Ted Dekker (Kitap İsimleri: Kırmızı, Yeşil, Siyah, Beyaz)
3-Algernon'a Sevgilerle/Daniel Keyes
4-Locke Lamora'nın Yalanları/Scott Lynch
4.Kitap fantastik türde bir kitap ama ben fazlasıyla severek okuduğum için mutlaka eklemem gerektiğini düşündüm. Hatta yorumumun linkini de koyayım, önce yorumumu okuyup öyle karar ver.
Umarım bunları da beğenirsin.
http://pillikutuphane.blogspot.de/search/label/Locke%20Lamora%27n%C4%B1n%20Yalanlar%C4%B1
Bu yorum yazar tarafından silindi.
SilYalnız bu 'ufak' liste gözümü baya korkuttu :) biliyorsun ki bitirdiğim ilk romandı bu ve türü çok hoşuma gitti ama bu kadar romanı bir arada görünce ürktüm ister istemez :) hemen yarın alıp okuyacağımdan emin olabilirsin :) kitap okumayı seninle sevdim. İletişimimizi devam ettirebildiğimiz sürece seninle devam etmek istiyorum ve bu konuda bana en güzel rehberliği senin yapacağına inanıyorum. Bitirdiğim her kitapta kapını yeniden çalacağım bu yüzden :) herşey için teşekkür ederim. Keyifli okumalar dilerim.
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Tek tek başla. Ağır gelmesini istemem. Muz Beyazı'yla başla. Zaten çok kalın bir kitap değil. Kesinlikle aşk vs. sevemeyeceğin türde değiller. Aksine keyif alacağını umuyorum. Muz Beyazı'na bir kaç gün içinde yorum gireceğim. Onu okuyup alabilirsin. Sonrasındaysa elbette iletişimde kalırız ve listeyi güncel tutarız sürekli.
SilMerhaba :)
SilYine ben. Aslında cevap verdiğinin hemen ertesi günü muz beyazını alıp başlamıştım hemen o gün kitabı yarıladım. İlgimi çekecek belki ileride diye diye tabi. Yalnız beklentimin çok altında kaldı. Hem anlatım hemde konu çok vasattı. Sonraki günlerde kitabı bitirmek için ciddi çaba gösterim diyebilirim :) bu kitaptan sonra bir daha distopya okumayabilirim hatta :))
Bu kitapta bittiğine göre bana önerdiğin listeden mi devam edeyim yoksa bayan peregrine kalitesinde başka bir kitap mı önerirsin :)
Çok üzüldüm yahu. Hiç böyle düşünmemiştim oysa ki. Ben çok beğendim ama cidden kötü hissettim şu an kendimi. Absürt komedi tarzından dolayı seveceğini düşünmüştüm. Her neyse, bu durumda listedeki diğer kitaplarda suya düşebilir. Senin için bir liste hazırlayacağım. buradan tek tek çok zorlanacağız bence.
Silpillikutuphane@gmail.com adresine ufak bir mail atıp kendini hatırlatırsan, en kısa sürede listeyi hazırlayıp o mail adresine göndereyim.