by
1/30/2015
4
yorum
blogtwin
ephesus
ephesus yayınları
hiçliğin kıyısında
J.A.Redmerski
kitap
yorum
Nasıl nasıl nasıl bu kadar geciktirdim ben bu kitabı bilemedim. Yolculuk hikayelerinden nefret eden ben, kitap bitmesin diye can çekiştim resmen! Kurguyu bu kadar doğru oturtabilen çok nadir yazar var kabul edelim.
Yaşadıklarımız tesadüf değildir! Ve yaşayacağımız bir sonraki anın bize neler getireceğini bilemeyiz. Bu kitapta sizde hiç bir beklenti oluşturmadan, nereye gideceğini bilmeyen iki arkadaşın yolculuklarına eşlik etmenizi sağlıyor.
Ne yalan söyleyeyim başlarda sıkılacağımı düşünüp çok önem vermemiştim kitaba. Bir de yetiştirmem gereken işlerim vardı ve baya baya ihmal etmiştim. Sanırım Ezgi bir aydır kitabın yorumunu koyabilmek için bekliyor. Bunun üstüne belki on tane kitap okudu kız. Sırf twin yapabilelim diye bekletti yorumunu.. Ancak girebiliyorum ben :/
Ancak kitap bir gün bile bekletilmeyecek kadar güzel bir kitaptı. Akıp gitti ellerimde resmen. Çıkalı çok olduğunda konusunu belki defalarca okumuşsunuzdur. Ama bende bahsetmeliyim.
Yirmi yaşındaki Camryn, alışılmışın dışında bir yaşam tarzı düşlemektedir. Fakat başına gelen trajediler bu yaşamı kendisinden zorla çekip alınca, ilk bulduğu otobüse atlayarak varış noktasını bilmediği bir yolculuğa çıkar. Çıktığı bu kendini yeniden keşfetme yolculuğunda, kendisi gibi nereye gideceğini bilmeyen, Andrew Parrish adında biriyle tanışır. Fakat Andrew'un da bazı karanlık sırları vardır…Andrew yolculukları esnasında Camryn'e kimseye bağlı kalmadan, içinden geldiği gibi yaşama, en derin ve kuytu arzularına teslim olma sanatını öğretir. Ancak Andrew'un ondan gizlediği sır yolun sonunda kendisini beklemektedir. Bu sır ikiliyi bir araya getirebilecek midir, yoksa onları sonsuza dek birbirlerinden ayrılmaya mı mahkûm edecektir?
Camryn, başına gelen olaylardan dolayı psikolojik bir boşluktadır. Ne yapacağını bilemez bir haldeyken en yakın arkadaşı da onu sırtından vurunca pılını pırtısını toplayıp ilk otobüse atlar. Aklında hiç bir plan yoktur. Ne yapacağını bilemez halde yol alır otobüsle. Aslında bu belki de kafa dinlemenin en güzel yoludur. Nereye gideceğini bilmezsin ama en azından kafan rahat. Yolculuk sırasında da Andrew'le tanışırlar. Ve her ne kadar konuşmayı istemese de o andan sonra Camryn'in hayatı değişiverir.
İlk başlarda Camryn'in tesadüf eseri Andrew'le tanışacağı ve iki kafadar arabaya atlayıp yolculuk yapacağını düşünmüştüm ama öyle olmadı. Onlar tek başlarına karar verip çoktan otobüs yolculuğuna çıkmışlardı bile.
Bir de hikayenin ismi ne kadar güzel bağdaşmış hikayeyle anlatamam. Andrew'in göğsündeki dövme -anlamını kitabın sonlarına doğru öğreneceksiniz.- tam olarak bu ismin konusu! Harikaydı.
Bir de oradaki otobüs yolculukları bizimki gibi değil. Şehirler arası, eyaletler arası mesela çok uzak olduğundan bir otobüsten inip diğerine biniyorlar. Bizdeyse Ankara'dan bin Ağrı'da in. Aktarma falan yok. Defalarca otobüs değiştiriyorlar ve günler geçiyor. O yüzden genel olarak uçak tercih ediyorlar.
İkisininde otobüs için çok farklı nedenleri var ve biraz hüzün biraz eğlence farklı bir akış sağlamış hikayeye.. Yolculuk hikayelerini sevmeyen ben bile kanım kaynayarak okuduysam, evet tavsiye ediyorum demektir.
Tekrardan bu kadar geciktiğim için Twin'imden özür diliyorum. Ezgi'nin yorumunu okumak isterseniz BURAYA tıklamanız yeterli! İyi okumalar...
Puanım:
Benimde çok beğendiğim bir kitaptı. Hele sonunda yazarın bizi ters köşe yapması... Kesinlikle çok beğendiğim bir kitaptı. İkinci kitabı hemen çeviriler umarım. *-* Çok güzel bir yorum olmuş ellerine sağlık.
YanıtlaSilBu arada aranıza yeni katıldım! Bir blog açtım. Eğer ilgini çekerse bakman beni çok mutlu eder. sonsuzkitaplarmalikanesi.blogspot.com.tr
Aramıza hoşgeldin. Yorumumu beğenmene sevindim. Mutlaka uğrayacağım.
SilÇok teşekkürler. Şimdide Cambaz'ın yorumuna bakıyorum. ^_^
SilBu yazıyı görünce hemen aldım kitabı dayanamadım :3 güzele benziyor bakalım gürüciğiz bu arada benim yepisyeni bloguma beklerim ^-^ :3
YanıtlaSilhttp://kaleminbuyusu.blogspot.com.tr/