GKK 26.Blog Turu || Erkekleri Tavlama Günlüğü-Deniz Çalışkan || Kitap Yorumu

by 7/13/2015 0 yorum
Bir dergi yazarı olan Kızıl, “Ben de varım. Ben de bu dünyadayım. İyiyim, yetenekliyim, güzelim. Eğer başarırsam beni de sevebilirsiniz,” diyor.   Amacı ülkenin en büyük holdinginin sahibi Ateş’i tavlayabilmek.   Onu tavlayacak ve gizli bir kimlikle başından geçenleri dergi okurlarına sunacak ama bu gizli macerada sınanmanın en büyüğünü kendisi yaşayacaktır.   Erkekleri Tavlama Günlüğü, bir kadının kendi kendini yeniden var edişinin hikâyesini anlatıyor. Kızıl'ın varoluş kavramını bir erkeği tavlama üzerinden tanımlamasının ve sınavının heyecanını keyifle okuyacaksınız.  











Yaklaşık iki yıl önce Wattpad'de dolaşırken bir hikayeye rastladım. Erkekleri Tavlama Günlüğü... İlk oluşan algı erkekleri tavlamak için yapılması gerekenleri yazan bir kitap işte diyorsunuz. Ama öyle değil. Hatta onunla uzaktan yakından alakası yok. Bu karmaşık bir roman. Bu Kızıl isminde bir kızın hayatta kalma mücadelesini anlatıyor.
Wattpad'de yayınlanırken okuduğun üçüncü bölümden sonra uzun bir yorum yazdım, hemen orada. Sonra nedensizce yazarı benimle iletişime geçti. Şu an o zamanın detaylarını pek hatırlayamasam da konuşmamamızın sonunda aynı şehirdeydik ve aynı okula gidiyorduk. Buluşmaya karar verdik. Buluştuğumuzdaysa, o uzun yorumları yapan ben değilmişim gibi kelimelerim tükenmişti. Deniz bana hayallerinden bahsetti. O gün için imkansız olan şeylerden söz etti. Şimdi o hayalin beş katına ulaştı. Ve ben kurguyu hep ilk ağızdan öğrendim. Hep bunun ayrıcalığını yaşadım. Ve kitabı okuduğum ilk zamandan beri, bu hikayenin kitap olması gerektiğini söylüyordum Deniz'e.
Nihayet bir gün beklediğimiz an geldi. Ve biz kokusunu içimize çeke çeke Kızıl'la Ateş'in hikayesini bir kez daha okuduk. Tabii ki ilk imzayı da ben aldım.  Bazı şeyler hiç bitmesin istersiniz. Bu hikaye de benim için öyleydi. Bitmesin istedim. Ama onun yerinde Deniz'in dostluğunu arkadaşlığını kazandım. Bu her şeyden fazlası benim için.
Bunun bir kitap yorumu olması gerekiyordu ama konuyu biraz dağıttım. Tamam hemen toparlıyorum. Wattpad'de olgunlaşan hikayemiz kitapla mutlu sonu buldu, iyi güzel. Peki nedir bu Erkekleri Tavlama Günlüğü'nün olayı?
Kızıl, Fame Dergisi'nde yükselebilmek için bir çare aramaktadır. Ve kiraladığı evin zemininde bulduğu bir kutu, hayatına çok farklı bir yön verecektir. Bu kutu sayesinde Türkiye'nin en genç şirket sahiplerinden biri olan Ateş Turan'ı keşfediyor. Ve o anda Fame Dergisi'nde yükselmek için ne yapması gerektiğini anlıyor. Ateş'i tavlayacak, bunu yaparken de dergide Dört Yapraklı Yonca ismiyle insanlara bunu anlatacak. İnsanlara tavsiyeler verecek ve öyle değil böyle yapmanız gerek diyecek.
Tabii işler tahmin ettiği kadar kolay ilerlemiyor. Hayat hiç bir zaman Kızıl'a kolay yollar göstermediği gibi yine olmuyor. Ve Kızıl bir sürü karmaşık planın ardından olabilecek en kötü yolla Ateş'in şirketinde çalışmaya başlıyor.
Kızıl'ın ilk baştaki amacı dergideki pozisyonu olsa da Ateş'in bilmediği ve yüzleşmek zorunda olduğu gerçekler, Kızıl'ın kendi ailesiyle ilgili sıkıntıları, Kızıl'ın yönünü şaşırtıyor. Ve çok çok farklı bir sonla bize elveda diyor.
Her şeyden önce gerçeklerin çok çok acı olabileceğini öğreniyorsunuz burada. Bu kitaptaki acılar fazla gerçekçi. Sanki olaylar yanı başınızda oluyormuş gibi. Ve o yüzden her sahnede boğazınız düğüm düğüm oluyor. Deniz okurlarını ağlatmaya cidden başarabilen bir yazar ve ben onu tebrik ediyorum.
Aslında hissettikleriniz sadece bir gözyaşı da değil. Yeri geliyor kahkahalar attıyrıyor. Ve en sonuna kadar ya şimdi ne olacak derken buluyorsunuz kendinizi. Kısacası hikayenin ilk başında beri yanında olan, arkasında duran biri olarak diyorum ki; Bu hikayeyi okuyun. İsminden oluşan ön yargıyı bir kenara atın ve hemen şimdi okumaya başlayın. Okumak için kaybettiğiniz zamanda öğrendiğiniz çok şey olacaktır.

0 yorum:

Yorum Gönder