Dikkat!Aşk Çıkabilir-AsuDe Kitap Yorumu

AsuDe'nin son kitabı Dikkat!Aşk Çıkabilir 'i gerçekten merakla beklemiştim. Ufak bir fırsat yakalayıp bir çırpıda okuyuverdim kitabı.Daha önceden de Pilli Kütüphane kitap tanıtımını yapmıştı.

Tanıtım yazısını okumak için tık tık!

Kitabın çok kalın olması gözümü çok fena korkutumuştu. Çünkü bu kadar uzun aşk romanları okumak beni gerçekten çok bunaltıyor. Peki hikaye neydi ki ben sonuna kadar sabredebildim?

Baş Karakterimiz ders delisi, kocaman gözlüklü,kızsal mevzularla en ufak bir alakası olmayan, Stanford'da yüksek lisans yapacak İlkim.

Ve diğer baş karakterimiz uzun,yakışıklı,hızlı sinirlenen, mafya babalarına taş çıkartacak seviye de ünlü, gözü kara Amerikalı iş adamı Martin Turner.

Peki nasıl oluyor da bu iki birbirinden bir o kadar alakasız, farklı ve uzak ortamlarda yaşayan iki karakter bir araya geliyor?

Herşeyden önemlisi nasıl evleniyorlar?

Konuya ufaktan giriş yapacak olursak; İlkim ve Martin Turner'ın yolları kesiştiğinde nefretten başka hiç bir duyguya yer yoktu aralarında. Ancak ikisi de kendi çıkarları için evlenmek zorunda kaldılar. Nefretle başlayan bu ilişki yavaş yavaş aşka dönüşürken Martin Turner'ın akımına kapılmadan edemezsiniz kızlar!! Bu kadar korumacı,kıskanç,sahiplenen bir erkeği kim istemez ki?

Kitabın başlarında sanki wattpad'den bir hikaye okuyormuş hissine kapıldım ve elimden bırakmak için zor tuttum kendimi. Kitap ilahi bakış açışıyla yazılmış. Burada ki sorun birinci cümle İlkim'le alakalı iken ikinci cümle Martin'le alakalı ve o an bunu yakalamakta zorlanıyor insan.

İlkim Martin'den gece yarısı epigenetik okumasını isterken!

Bir aşk romanı olması haricinde bir nebze Çirkin Betty Hikayesi benzerliği taşıdığını söylemeliyim. Bizim dört göz fosil İlkim, gözlükleri çıkarınca bir prensese dönüşüyor adeta! Peki gözleri bu kadar kör olan Martin'e ne demeli? Yani kız güzelse gözlüklerin ardından da gayet bunu anlayabilirdi.

Ancak hikayenin sadece İlkim ve Martin'in heyecanlı olaylarıyla alakalı olmadığını belirtmeliyim. Yazar yan karakterlere de çok detaylı bir şekilde değinmiş ve beni mest etmiştir.

Bu kitap hangi müzikle okunur?